Faun'dan tanıdığımız Fiona Rüggeberg ile Folk Müzikten II. Dünya Savaşı sonrası Almanya'ya uzanan bir sohbet gerçekleştirdik.
Faun'dan tanıdığımız Katja Moslehner'le folk müzik üzerine kısa bir söyleşi gerçekleştirdik.
Yörüklerle yaşayan İngiliz kıza, yıllar sonra Sarıkeçililer'e dair fikrini sordum...
Bir süredir aklımda bir küçük proje vardı, deyim yerindeyse Türkiye'yi bir birey gibi kabul edip, psikiyatrlara "değerlendirin ve bir teşhis koyun lütfen" demek. Tohumlarını, kıymetli hocam Zekeriya Kökrek ile yaptığımız sohbetlerde kendisine sorduğum sorularda attım. Sonra kafamdakini biraz değiştirdim; analiz edip teşhis koyun demek çok iddialı olacaktı, "bir psikiyatr gözüyle..." başlığının yeterli olacağına kanaat getirdim.
Ekşi Sözlük'ten "uçurulmadan önce", arpad takmaadı ile yazıyordum. Yariturkyarifransizadam mahlaslı bir yazar sözlük yazarlarından uygun gördükleriyle söyleşiler yapmıştı, bu serinin ikincisi olarak da benimle konuşmuştu.
Ben de sözlükten uçuruldum, o da uçuruldu. Söyleşi "milliyetçi şövalye arpad ile über bir röportaj" başlığını taşıyordu. O da silinmiş oldu.
Buraya tarihe bir not düşmek adına o söyleşiyi ekleme kararı aldım. İlk yayın tarihi 14 Ağustos 2015'tir. Belki ileride bencileyin "farklı" mecralarda faaliyet gösterecekler için referans oluşturur diye yayımlıyorum.
"Hisaba saymasa nola ger ahbab bizi
Biz zümre-i şairanda müstesnayız"
diyelim ve söyleşiye geçelim.
Bernard Cornwell, Kutsal Kase'nin Peşinde,Savaş Lordu Yıllıkları gibi Türkçe'ye çevrilmiş kitap serileriyle Türk okuyucusunun da tanıdığı bir tarihi roman yazarı. En ünlü eseri Sharpe serisi bir TV dizisine uyarlanmış ve televizyonda da yayın dünyası kadar ilgi çekmişti.
Muhteşem Yüzyıl, Diriliş gibi tarihi dizilerin, İhsan Oktay Anar ya da İskender Pala gibi isimlerin kaleme aldığı tarihi romanlar ya da "tarihten beslenen romanlar"ın yarattığı tartışmalarda, küresel ölçekte benzer işler yapanların neler düşündüğü edebiyat dünyası açısından önemlidir. Özellikle dilimize "Kutsal Kase'nin Peşinde" adıyla çevrilenThe Archer's Tale ile tanışıp sevdiğimBernard Cornwell, bu konuda fikir beyan edebileceklerin en başında yer alıyor. Hem romancı kimliğiyle, hem de eserlerinin TV'ye uyarlanması sebebiyle, Türkiye'deki çeşitli çevrelerin kendi ajandaları dahilinde dillendirdikleri savlar, Cornwell'in söyledikleriyle birleşince "doğru olan nedir?" sorusuna daha fazla yakınlaşacak gibiyiz.
Eşiyle taşındığı Amerika'da başka şansı olmadığı için yazar olmayı seçerek kariyerine başlayan Cornwell, gelecek romanlarında bir de Türk karaktere yer vereceğinin ipuçlarını veriyor.
James Randi, eski bir sihirbaz. Bir süre mesleğini bir sahne sanatı olarak icra ettikten sonra, hayatını sahte şifacılar, astrologlar ve her türlü şarlatanla mücadele etmeye adamış, bu uğurda bir vakıf kurmuş ve sayısız şarlatanlığı açığa çıkarmış bir adam.
Bugün 86 yaşına gelen Randi, enerjisinden hiçbir şey kaybetmemiş gibi görünüyor. Söyleşinin sonunda bana özel bir sihirbazlık numarası da yapıp "kendine çok güvenme, sen de yanılabilirsin, herkes yanılabilir!" diye mesaj veren Randi ile, kısaca hayatını ve mücadelesini konuştuk. Yaşı ve yoğunluğu nedeniyle tadı damağımda kalsa da kısa kesmek zorunda kaldığımız bir söyleşi oldu. Aşağıda söyleşiyi okumadan önce, Türkçe altyazılı bir konuşmasını şu bağlantıdan izleyebilirsiniz: https://www.ted.com/talks/james_randi