Üye Girişi

Üye Girişi

MHP'ye Kaset Operasyonunu Hatırlamak

31 Oca 2016

Şu sıralar Şefkat Çetin ve benzer tipteki adamlar "muhalif ülkücü"lere pek sopa gösteriyorlar, güya eski defter açıyorlar, şecere takip ediyorlar... Bahçeli'ye eleştiri yöneltenin bir anda mason, Zimbabwe lobisinin adamı yahut çakma ülkücü olduğunu öğreniyoruz, şok tedavisi yöntemlerinden hangisi uygulansa diye tartışıyoruz... MHP'ye dil uzatan, milliyetçiliği ayaklar altına alanlara karşı asla gösterilmemiş sertlik, parti içinde çıkan farklı seslere gösteriliyor. 

Belki de bunu böyle yapmalılar, bilemem. Anlaşılan o ki, kovulduk, artık MHPli değilim. Fakat bildiğim bir şey var: Dava ve liderlik, kin ve vefa ile birlikte gider. Davana ve grubuna yanlışı dokunanı asla unutmaz, hesap sorarsın. Faydası dokunana da mutlaka vefa gösterirsin; büyümenin ve doğru yönetmenin tek yolu budur. Örneğin ben, Ortadoğu gazetesinin "delege imzaları sahte çıktı" haberini hafızama kazıdım. Eğer o imzalar sahte değil ise, Ortadoğu gazetesini çıkaranlar, bütün yayın kurulu ve buna göz yumanlar ahlaksızdır diyeceğim. Çünkü Ortadoğu gazetesinin bana yanlışı dokunduğunu düşünüyorum.

MHP'nin mazisine şöyle bir bakalım... Gün Sazak'ın katilleri örneğin. Katil Mehmet Edip Eranıl, Almanya'da kafe işletiyor... Ya da yanda gördüğünüz manzaraya sebebiyet veren aşağılık katil sürüsü... MHP Gaziosmanpaşa İlçe Başkanı Ali Rıza Altınok, eşi ve kızını kurşunlayanlar, aftan yararlandılar. Katil Hülya Özzümrüt mesela, şair bile oldu. Hatta yanılmıyorsam, yazdığı "Yağmur yağsın isterdim bu sabah..." diye başlayan şiir, Ahmet Kaya tarafından bestelenip okundu. 

Ben böyle adamım, kargaların kindar olduğuna dair rivayetler doğruysa; benim de sesim pek rahatsız edici olduğundan karga gibiyim diyebilirim. Unutmam, kin tutarım. Bir gün fırsat olur diye takip eder, hafızama yazarım. Fırsat bulduğumda da mutlaka gerekeni yaparım, çapım yettiğince. 

Şimdi... "MHP'ye operasyon yapılıyor", "MHP'yi karıştırıyorlar" falan lafları pek moda ya şu sıralar. O yüzden bir akla düşüreyim dedim. Kalemşörlerimiz, örneğin Yıldıray Çiçek belki MHP'ye yapılmış olan en önemli operasyonu bir hatırlarlar, kendi zaaflarını bir görürler. Bu işin hesabı niye sorulmadı, üzeri niye kapandı, hazır AKP ile cemaat birbirine düşmüşken ülkücüler kendilerine operasyon yapan cemaatçilerden neden hesap sormuyorlar, gündeme getirmiyorlar, bir düşünürler ha?

Hatırlayalım, ne olmuştu? Bir anda kasetler patlamıştı, sair internet sitelerinden yayılan cinsel ilişki görüntüleri, MHPli ekabiri zor durumda bırakmış, istifa ettirmişti. "Farklı ülkücülük" diye bir site vardı o zamanlar... Sonra insanlar bu internet siteleri domain, hosting vs. hizmetleri satın alırken ödemeyi kim yapmış diye baktılar, belli isimlere ulaştılar...

İbrahim Faruk Bayındır, ulaştığımız ilk isimdi. Bu siteler için onun kredi kartından ödeme yapılmıştı. Bildiğim kadarıyla "kredi kartımı ödünç vermiştim" dedi, sorgu sual bitti! 

Havacılıkla uğraşan İbrahim Faruk Bayındır'ın ortağı da, Yalçın Ayaslı diye bir adam. Obama kampanyasının en büyük bağışçılarından. Fetullah'a yakın diye biliniyor. 

Bir başka ortağı, geçenlerde Tolga Tanış yazdı: Atalay CandelenBuraya tıklayarak okuyabileceğiniz yazıda Tolga Tanış polis - cemaat - özel şirket üçgeninde nasıl kumpaslar kurulduğunu, dijital dünyada sair tuhaf işlere girişildiğini anlatmış. 

Bu arada insanların unuttuğu bir isim var, fakat... Adnan Gürbüz. Kaset olayları patlak verdiğinde, MHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı idi... Bu beyefendiyi önce insan kaçakçılığından tutukladılar. Sonra içeride bülbül gibi ötmeye başladı: "Kaset olaylarının arkasında MHP'li Yüksel Aydın var. İl Başkanı olmak istiyordu, olamayınca komplo kurdu" dedi. Yüksel Aydın'ın evi basıldı, bir şey çıkmadı.

Adnan Gürbüz'le ben çok alakasız bir mevzu için kısa bir süre oturmuştum. Cemaat düşmanı ifadelerle konuşmuştu, cemaatin adamı olduğunu sanmıyorum. Adamın açığını yakaladılar, içeri aldılar, "kaset işi MHPlilerin iç çatışmasındandır" demek için kullandılar. Olan Yüksel Aydın'a oldu; eğer twitter hesabı ona aitse, şu sıralar Bahçeli'ye övgüler düzüyor. Bir ara Kastamonu'da il başkanı olmaya çalışmış, olamamış anladığım kadarıyla. 

Sonra, bu kaset olaylarını takiben, Yusuf Ziya Arpacık'ın da içinde bulunduğu bir grup ülkücünün "Bahçeli'ye suikast" iddiasıyla tutuklandığını da hatırlamak lazım, 31 Mayıs 2011 tarihinde. Diyarbakır mitingi öncesi alınmışlar, sonra salınmışlardı. Hatta telefon kayıtlarından eşcinsel imaları içeren iddialar da atıldı fakat tutulmadı, kapandı gitti. 

Şimdi... Şöyle bir kolaj yaptım, isimleri hatırlattım sadece. Bağlantılara öylece bir değindim. Neden? Çünkü ben o sıralar taze partili bir ülkücüydüm, Arpacık tutuklanınca haber almaya koşmuştum; dergi çıkarıyordum, dernek kurmuştum, seçim çalışmalarına destek oluyordum. Bu operasyonlar, kaset ve suikast hikayeleri, canımı sıkmıştı. Elimden bir şey gelmiyordu, 21 yaşında bir delikanlıydım, ama isimleri, bağlantıları kafama yazdım. "Fikri takip" yaptım, hala yapıyorum. Bu isimlere dair hiç değilse dijital alemde çıkan her haberi izliyorum. Bazılarına gülüyorum: Örneğin komünistler Adnan Gürbüz ile Paris'te öldürülen PKKlılar arasında bağlantı olduğunu iddia etmişlerdi. 

Hal böyleyken, bu dava havada duruyor. Ortam da müsait, üzerine giden yok. Herkes dut yemiş bülbül. Yoksa, acaba gerçekten birileri "şahsi menfaatlerini" düşmanın emelleri ile tevhid etti de, açığa çıkmasından mı korkuyor? Bülent Didinmez (ki kendisini hiç sevmem) gidince onun boşluğunu kim doldurdu? Parti içi siyasette bu kime yaradı? "Kafamda deli sorular"...

Pek sevdiğim bir türkü vardır. "Benim ağladığım sana hoş geldi / Gamsız kirpiklerin sinemi deldi / Yar ile davamız mahşere kaldı / Yahşı yaman her iş biter güzel dost" diyen. Bu dizelerden ilhamla, Türkmen'in mahşere bırakacağı tek davası, yar ile olan davasıdır derim. Ötesi için bu dünya var, iki yumruğumuz, aklımız ve mahkememiz-muhakememiz. 

Şu işin üzerine bir giderler mi dersiniz?


M. Bahadırhan Dinçaslan

This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.



 
mbdincaslan.com | © 2024 Tüm Hakları Saklıdır

  • Mevcut yorum yok.

Who's Online

1707 ziyaretçi ve 0 üye çevrimiçi

Latest Park Blogs